Af Kanunları Kronolojisi
Türkiye Büyük Millet Meclisinin kurulduğu 23 Nisan 1920 tarihinden itibaren kabul edilen genel ve özel afları içeren Af Yasası Listesi:
1921
- Fransızlar tarafından işgal edilen topraklarda işlenen suçlara ilişkin af.
- Hıyanet-i Vataniye Kanunu kapsamındaki bazı suçlar için öngörülen af.
1922
- Genel af.
1923
- Esirlerin affı. (Lozan Antlaşması gereğince Türkiye’nin elinde bulunan askeri ve sivil esirlere ilişkin af)
- Genel af.
1924
- Genel affa ek kanun.
- Türkiye’den ayrılan topraklarda yaşayanlar için genel af.
- Meni Müskirat Kanunu (Sarhoşluk veren şeylerin önlenmesi) kapsamında mahkum olanların affı.
1929
- Kabahatlerin affı. (Kabahatlıların affı ve bazı cürümlerin takibat ve tecili hakkında kanun)
1933
- Genel af.
1936
- “Tunceli affı” (Tunceli ilinde yaşayan ve nüfus kütüklerine kaydolmamış olanlar ile asker kaçakları hakkındaki af)
1938
- “Tunceli affı” düzenleyen yasanın yenilenmesi.
- İstiklal Mahkemeleri’nde mahkum olanlar hakkında çıkarılan yasa.
1940
- Depremde yararı görülen mahkumların affı.
1941
- Depremde yararı görülen mahkumların affı.
1944
- Müttefik devletlerin tebaasında bulunan mahkumların affı.
1946
- Basın affı.
1950
- Kısmi genel af.
1954
- Orman suçlarının affı.
1957
- Ateşli silahlara ilişkin af.
1958
- Orman suçlarının affı.
1960
- 27 Mayısçıların affı. (Hürriyet Mücadelesi Uğrunda İşlenen Bazı Suçların Affına Dair Geçici Kanun)
- Ruhsatsız silah taşıyanlara ilişkin af.
- Milli korunma suçları affı.
- Genel af.
- Genel affa ek kanun.
1962
- 22-23 Şubat 1962 darbe girişimi ile ilgili kovuşturmaları kapsayan af.
- DP’lilerin affı. (Anayasayı ihlal suçundan Yüksek Adalet Divanı’nca mahkum edilenlerin cezalarının, kısmen affı hakkında kanun)
1963
- Genel af.
- Milli korunma affı.
1965
- DP’lilerin affına ilişkin kanuna ek.
1966
- Genel af.
1967
- Genel af kanununa ek.
- 20-21 Mayısçıların affı. (20-21 Mayıs 1963 olaylarından dolayı mahkum edilenler için çıkarılan af kanunu)
1969
- Kısmi genel af.
1973
- Orman suçlarının affı.
1974
- Genel af.
1976
- Şoför affı. (Cumhuriyet’in 50. yılı dolayısıyla çıkarılan aftan kısmen yararlanan sürücülerin, mesleklerini icra etmelerine olanak sağlayan yasal düzenleme)
1977
- Haşhaş ekicilerinin affı.
1978
- 1974’te çıkarılan genel af kanununa bir bent eklenmesine dair kanun.
1980
- Ateşli silahlar konusundaki af kanunu.
1985
- Memurların disiplin cezalarının affı.
1988
- Ceza indirimi öngören kanun.
1991
- Terörle Mücadele Kanunu’nun geçici 4. maddesi uyarınca öngörülen şartla salıverme.
1992
- Memurların disiplin suçlarının affı.
1993
- Öğrenci affı.
1994
- Türk Parası’nın Kıymetini Koruma Hakkında Kanun kapsamındaki suçların affı.
1995
- Öğrenci affı.
1999
- Basın yoluyla işlenen bazı suçların ertelenmesine dair kanun. (Anayasa Mahkemesi’nce kısmen iptal edildi.)
- Öğrenci affı. (Cezaların affı hakkındaki kanuna bir geçici madde eklenmesine ilişkin kanunun Cumhurbaşkanı’nca veto edilmesine karşın öğrenci affı yürürlüğe girdi.)
- Cezaların infazı hakkındaki kanuna bir geçici madde eklenmesine dair kanun. (Cumhurbaşkanı veto etti)
22 Aralık 2000: 4616 Sayılı Şartla Salıverme ve Erteleme Yasası 23 NİSAN 1999 TARİHİNE KADAR İŞLENEN SUÇLARDAN DOLAYI ŞARTLA SALIVERİLMEYE, DAVA VE CEZALARIN ERTELENMESİNE DAİR KANUN
Milliyetçi Hareket Partisi tarafından seçim bildirgesinde vaat edilen af yasası teklifinin taslak çalışması, partinin hukukçu ekiplerince tamamlandı. Genel Başkan Devlet Bahçeli’nin seçim sürecinde sık sık ihtiyaç olduğunu vurguladığı af düzenlemesinde; terör örgütü üyeleri, çocuklara yönelik cinsel suçlar ve kadınlara karşı işlenen cinayetler kapsam dışında bırakıldı. MHP, bu teklifini yeni yasama yılının başlamasının hemen ardından Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne sunmayı hedefliyor.
Son dönemlerde siyaset gündeminde vergi ve mali aflar ön plana çıksa da, ceza affına ilişkin tartışmalar özellikle 2000 yılında kabul edilen ve kamuoyunda “Rahşan Affı” olarak bilinen 4616 sayılı Şartlı Salıverme ve Erteleme Yasası ile kesintiye uğramıştı. Anayasa Mahkemesi’nin kararıyla bu yasanın kapsamı genişletilmiş; yasa koyucuların hesaplamadığı sonuçlar ortaya çıkmış ve uygulama süreci toplumda ciddi tartışmalara yol açmıştı. Aslında Türkiye Cumhuriyeti tarihinde af konuları, daima siyasi ajandanın önemli başlıklarından biri olmuştur. 1921 yılından bugüne kadar farklı içeriklere sahip toplam 52 af düzenlemesi yapılmıştır.
Ülkemizde 1922, 1923, 1933, 1960, 1963, 1966 ve 1974 yıllarında olmak üzere yedi kez genel af kararı alınmıştır. Adalet Bakanlığı’nın verilerine göre, 1974’te çıkarılan genel af ile cezaevlerindeki yaklaşık 61 bin mahkum sayısı 24 bine kadar düşmüştür. Ancak, 1980 askeri darbesi sonrasında cezaevlerindeki tutuklu ve hükümlü sayısı yeniden artarak 80 bin sınırına yaklaşmıştır. 1991 yılında çıkarılan af ile bu sayı tekrar 25 bin civarına inse de, 2000 yılındaki şartlı salıverme yasasıyla ancak 70 bin olan cezaevi nüfusu 50 bin seviyelerine indirilebilmiştir. 2006 yılından itibaren cezaevindeki nüfus istikrarlı şekilde yükselmiş; 2007’de 90 bini, 2017 yılı itibariyle ise 220 bini geçmiştir.
Af Yasası Listesi, Türkiye Büyük Millet Meclisinin kurulduğu 23 Nisan 1920 tarihinden itibaren kabul edilen genel ve özel afları içermektedir. Genel af yasaları çoğunlukla geçmiş siyasi hesapların sona erdirilmesi, yeni bir başlangıç yapma ihtiyacı ve toplumsal huzurun sağlanması gibi gerekçelerle çıkarılmıştır. Bunun yanı sıra, askeri darbe sonrası oluşan siyasi ve toplumsal ortamın konsolide edilmesi amacıyla da bu tür yasalar yürürlüğe konulmuştur. Ayrıca, cezaevlerindeki tutuklu ve hükümlü sayılarını düşürmek ve devam eden dava ve soruşturmaları sonuçlandırmak amacıyla farklı dönemlerde iktidarlar tarafından çeşitli af yasaları çıkarılmıştır.
Af kanunları dışında, teknik ve hukuki açıdan doğrudan “af” tanımına girmeyen fakat toplum tarafından af olarak adlandırılan yasalar da mevcuttur. Örneğin bazı infaz sistemi değişiklikleri, denetimli serbestlik koşullarının gevşetilmesi ve şartlı salıverilme sürelerinin azaltılması gibi düzenlemeler kamuoyu tarafından af olarak görülmüştür. Bununla birlikte öğrenci afları, vergi affı olarak adlandırılan yapılandırmalar ve kamuya ait borçların yeniden yapılandırılması düzenlemeleri de af veya kısmi af olarak nitelendirilmiştir.
Son yıllarda yürürlüğe giren bazı vergi kanunu değişiklikleri incelendiğinde, kamuoyunda “vergi affı” olarak isimlendirilen yapılandırma yasalarının hayata geçirildiği görülmektedir. Özellikle mali alanda birikmiş gecikme faizlerinin silinmesi veya daha düşük oranlarda yeniden hesaplanması, borçların taksitlendirilmesi gibi kolaylıklar içeren kanunlar çıkarılmıştır. Ayrıca, vergi konularında geçmiş yıllara yönelik denetim ve incelemelerin kapsam dışı bırakılması uygulamaları da kamuoyu tarafından örtülü bir af olarak algılanmıştır.
Öğrenci afları, hukuki anlamda genel af kanunları arasında yer almamakla birlikte, eğitim kurumlarından uzaklaştırılmış öğrencilerin eğitim hayatlarına yeniden başlamalarının sağlanması ve disiplin cezalarının kaldırılması açısından da af niteliğinde değerlendirilmiştir.
Türkiye’nin af pratiği, toplumsal barış arayışı, cezaevi kapasite yönetimi ve siyasal dönüşümlerin bir “emniyet supabı” olarak önemli rol oynamıştır. Ancak genel af uygulamalarının kısa vadeli rahatlama sağlasa da yapısal sorunları (yüksek tutukluluk, uzun yargılama süreleri, etkin rehabilitasyon eksikliği) kalıcı olarak çözmediği tecrübeyle sabittir.
Tarihsel Gelişim ve Motivasyonlar
Dönem | Öne Çıkan Af Gerekçeleri |
---|---|
1920‑1938 | Ulusal Mücadele sonrası toplumsal barış ve Lozan hükümleri (esirlerin affı), ilhak‑isyan bölgelerine yönelik özel düzenlemeler (“Tunceli affı”). |
1940‑1960 | Doğal afetler (Erzincan depremi) ve basın‑orman gibi tematik aflar; 27 Mayıs 1960 sonrası “siyasal konsolidasyon”. |
1960‑1980 | Sıkıyönetim dönemlerinin ardından siyasi normalleşme (1963, 1966, 1974 genel afları); aynı zamanda cezaevi doluluğunu azaltma. |
1980‑2000 | 1980 darbesiyle artan tutuklu nüfusu; 1991 Kısmi Genel Affı ile ilk rahatlama; 2000 tarihli 4616 s. “Rahşan Affı” ile kapasite sorunu çözülmeye çalışıldı. |
2000‑Günümüz | “Af” kelimesi yerine infaz reformu odaklı düzenlemeler (2012, 2016, 2020). Terör, cinsel suçlar, kadın cinayetleri sistematik biçimde kapsam dışı bırakıldı. Mevcut siyasi tartışma: MHP’nin hazırladığı yeni kısmi af taslağı. |
Hukukî ve Toplumsal Etkiler
Başlık | Değerlendirme |
---|---|
Ceza Adaletine Etki | Genel af, “kanuni sonuçların tümden silinmesi” sebebiyle mağdur hakları ve cezasızlık algısı tartışmalarını doğurur. Özel af ise cezayı hafifleterek infaz sistemindeki aşırı yükü hafifletir; suç kaydı devam ettiği için toplumsal tepkisi daha sınırlıdır. |
Cezaevi Nüfusu | 1974 genel affı → tutuklu & hükümlü sayısı 61 binden 24 bine; 2000 Rahşan Affı → 70 binden ~40 bine; ancak birkaç yıl içinde rakamlar yeniden önceki düzeyine çıktı. Af tek başına sürdürülebilir çözüm değil. Vikipedi: Özgür Ansiklopedi |
Tekerrür ve Yeniden Suç | Empirik veriler, kapsam geniş ve denetim zayıf olduğunda (ör. 2000) tekrar suç oranlarının yükseldiğini; şartlı, program destekli aflarda (ör. 1991) artışın sınırlı kaldığını gösteriyor. |
Anayasal Sınırlar | 2017 değişikliğiyle orman suçlarına mutlak af yasağı getirilmesi, affın toplumsal fayda‑zarar analizine anayasada ilk kez doğrudan yansımasıdır. Anayasa Mahkemesi |
AYM Denetimi | Kapsamın “eşitlik”, “belirlilik” ve “ölçülülük” ilkelerine aykırı genişletilmesi iptal sebebi olabilmektedir (4616 s. Yasa kararı). ayam.anayasa.gov.tr |
Uluslararası Hukuk | Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi, af yetkisini “geniş takdir payı” olarak kabul eder; ancak yaşam hakkı ve işkence yasağı benzeri “çekirdek hak” ihlallerine dair suçlar için af düzenlemelerini sıkı incelemeye tabi tutar. |
Günümüzde eğilim, suç‑fail ayrımı gözeten, denetimli serbestlikle desteklenen, mağdur haklarını ihlal etmeyen kısmi veya koşullu düzenlemelere yönelmektedir. Mevzuatın hazırlanmasında şeffaf etki analizleri, Anayasa Mahkemesi’nin eşitlik ölçütleri ve uluslararası insan hakları standartları rehber alınmadıkça, kapsamlı hukuki reform yapılmadıkça “af tartışması” toplumsal ve hukukî gündemde kalmaya devam edeceğini görmekteyiz.
Bir yanıt yazın